21 Şubat 2008 Perşembe

Anneanneme Mektup




Anneannelerin En Güzeli;

Belki ilk göz ağrın değilim ama sanki öyleymişim gibi seviyorsun beni biliyorum…Bende seni herkesten çok seviyorum anneanne…Küçükken anneni mi seviyorsun babanı mı sorularına hep anneannemi seviyorum derdim…Eski evimizde ne kadar güzel anılarımız vardı…Birlikte arka bahçeden taze naneleri toplar onları yıkar ayıklar kurutmak için sererdik…Sabah kalkar kalkmaz yanına koşardım kapıyı tekmeleyişimden anlardın geldiğimi daha sabahın çok erken vakitleri olmasına rağmen sobayı yakmış olurdun…İçim ısınırdı…Zaten çoğu zaman seninle yatardım anneanne elini tutmadan uyuyamazdım…Birlikte rüyamızda dedemi görmek için dua ederdik sen söylerdin ben tekrarlardım…Gece uyanır elini bıraktığımı fark ederdim…Yine hemen pamuk elini tutar uykuya dalardım…Sanki elini tutmasam kötü canavarlar beni uykumda senden kaçıracaklardı…Yanında kalmadığım zamanlarda gecenin bir yarısı annemi uyandırıp ‘’Anneannem ölürse ben ne yaparım’’ diye ağlardım…Ama şimdi biliyorum ki nasıl olsa buluşacağız…İncir yapraklarından güya dolma yapıp evcilik oynardık…Bir kere nasılda Gülhan Teyze yanlışlıkla yemişti:=)))…Hele ki yaptığın sütlaçları muhallebileri nasıl unutabilirim….Kışın salonda soba yanmadığı için oraya koyardın buzz gibi olurdu…Okuldan gelince hemen yerdim…Şimdi gözün daha iyi görse de yine yapsan anneanne…Yine de yaşlılıktan dolayı ağrıyan bacaklarına rağmen canım şunu istedi desem hemen pıtır pıtır mutfağa gider yaparsın…İçin durmaz biliyorum…Çünkü hep öyle dersin….Bir keresinde canım aşure istemişti o zaman daha küçüktüm…Okuldan bir gelmiştim ki sağ elinde bandaj var..Meğer torununa aşure yapacağım diye elini yakmışsın kaynar aşure eline dökülmüş…Ne kadar üzülmüştüm…Benim yüzümden elin yanmıştı…Şimdi burada akşama kadar düşünsem ne kadar çok anımız gelir aklıma yazmakla bitiremem…Çoraplarını giyer kaçırırdım,yatak odasındaki yatağın altında olan gazozları içerdim,yatakta takla atardım,salonun anahtarını kaçırıp gizlice salona girerdim ama yine de bana hiç kızmazdın…Dedemle gezdiğin şehirleri anlatırdın…Ne kadar özenirdim keşke sizinle olsaydım o zamanlar derdim…Eskişehir de annesiyle babasına cevap verdiği ve üzdüğü için taş olan iki kardeş vardı hep onu anlatırdın büyüyünce anladım ki biz annemizi üzmeyelim diye anlatıyordun…Ne kadar yaratıcısın anneanne:=))…Yerim seni ben…Düşündükçe o kadar çok şey hatırlıyorum ki hepsini yazmak istiyorum…Her yaz arı sokardı seni ve senin alerjin vardı…Hemen sokulan yer şişer, davul gibi olurdu…Altınolukta kolundan sokmuştu bir keresinde…Kolun çok kötü şişmişti..Küçüğüm ya arı soktuğu için öleceksin sanmıştım…Koluna bakıp bakıp ağlıyordum…Ne kadar çok korkuyordum seni kaybetmekten…Hala da korkuyorum ya… İnşallah Allah daha ömür verirde söylediğin gibi ben evimizden gelin çıkarken davul zurna çaldırırsın…Eğer ki Allah kısmet etmezse o gün yokluğunu hissedeceğim tek kişi sen olacaksın anneanne…

5 yorum:

Adsız dedi ki...

gerçekten çok güzel yazmışsın ama hafiften bir abartma var ama herşeye rağmen güzel

Adsız dedi ki...

bence çok güzel oldu.. allah herkese uzun ömürler versinn. benim annannemedaaaaa

betül dedi ki...

çoook güzel olmuş yaa duygulandım bir anda bende bu mektubu bir kağıda yazdım

Adsız dedi ki...

çok güzel çok beğendim

Adsız dedi ki...

süper yaaaaaaaaa